KORONAVİRÜS SALGINI (Covid-19) SONRASINDA İŞYERLERİNDE TELAFİ ÇALIŞMASI YAPTIRILMASI

KORONAVİRÜS SALGINI (Covid-19) SONRASINDA İŞYERLERİNDE TELAFİ ÇALIŞMASI YAPTIRILMASI

KORONAVİRÜS SALGINI (COVID-19) SONRASINDA

İŞYERLERİNDE TELAFİ ÇALIŞMASI YAPTIRILMASI HAKKINDA

-HUKUK BÜLTENİ-

                                               BÜLTEN TARİHİ: 06.04.2020

GİRİŞ: Bilindiği üzere; 11 Mart 2020 tarihinde Dünya Sağlık Örgütü tarafından koronavirüs pandemi olarak ilan edilmiştir. Bütün dünyayı etkisi altına alan salgının Ülkemizde de önemli ölçüde ilerlediği görülebilmektedir. İçinde bulunduğumuz sürecin hiç kuşkusuz ki, ekonomi başta olmak üzere istihdama olumsuz etkileri olmaktadır. Bu olumsuz etkileri azaltmak amacıyla Ülkemizde birçok tedbir alınmaktadır.

Daha önce sitemizde yayınlanan Bilgi Notlarımızda Koronavirüs’ün iş hukuku anlamında etkilerinin; işyerinde faaliyetin ve/veya hizmetin alınacak idari kararla durması ve/veya olağanüstü koşullara bağlı olarak önemli ölçüde azalması hallerinde alınabilecek kararlar ve/veya tedbirlerin irdelendiği görüşümüz sunulmuştu.

İşbu yazımızda da, bu tedbirlerden biri olarak gündeme gelen “Telafi Çalışması Yaptırılması” ile ilgili kanun koyucu tarafından yapılan düzenlemeler ele alınacaktır.

I- İŞ KANUNU’NDA TELAFİ ÇALIŞMASI:

4857 sayılı İş Kanunu’nun 64. Maddesinde “Telafi Çalışması” maddesi düzenlenmiş olup, söz konusu maddede;

  • Zorunlu nedenlerle işin durması,
  • Ulusal bayram ve genel tatillerden önce veya sonra işyerinin tatil edilmesi veya benzer nedenlerle işyerinde normal çalışma sürelerinin önemli ölçüde altında çalışılması veya tamamen tatil edilmesi ya da,
  • İşçinin talebi ile kendisine izin verilmesi hallerinde,  

İşverenin iki ay içinde çalışılmayan süreler için telafi çalışması yaptırabileceği öngörülmekteydi. Kanun maddesinde de açıkça belirtildiği gibi, işveren tarafından bu yönteme başvurulabilmesi için, işyerinde çalışmanın durması, tamamen tatil edilmesi ya da normal çalışma sürelerinin altına düşmesi gerekmektedir.

Kanun maddesinin devamında, işbu telafi çalışmaların fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma sayılmayacağı, günlük en çok çalışma süresini (11 saati aşmamak şartıyla) günde üç saatten fazla yaptırılamayacağını ve yasal veya sözleşmeye dayalı tatil günlerinde telafi çalışması yaptırılmasının mümkün olmayacağı hükme bağlanmıştır. Yapılan telafi çalışmaları fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma sayılmamaktadır. Ayrıca telafi çalışmasında işçiye çalışması karşılığı normal ücretinin ödenmesi gerekecektir.

Bunun yanı sıra “İş Kanunu'na İlişkin Çalışma Süreleri Yönetmeliğinin 7. maddesi de “Telafi Çalışması”nı düzenlemektedir. İşbu maddenin 2. fıkrasında telafi çalışması yaptıracak işverenin bu çalışmanın İş Kanunu'nun 64. maddesinde sayılan nedenlerden hangisine dayandığını açık olarak belirtmesi ve hangi tarihte çalışmaya başlanacağını ilgili işçilere bildirmesi gerektiğinin üstünde durmaktadır.  

II- KORONAVİRÜS SALGINININ "TELAFİ ÇALIŞMASI" YAPTIRILMASINA ETKİSİ:

Yukarıda da detaylı olarak belirttiğimiz üzere; koronavirüsün salgın hastalık niteliğine kavuşmuş olması dolayısıyla, belirli işyerlerinin faaliyetlerinin geçici olarak durdurulması veya önemli ölçüde azalması gündeme gelmiştir. Buna bağlı olarak işverenlerin “Feshin Son Çare” olması ilkesi gözetilerek alabilecekleri tedbirler üzerinde durulmuştur.

26 Mart 2020 Tarihli ve 31080 Sayılı Resmi Gazete ile 7226 Sayılı Kanun ile bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına karar verilmiş olup, ilgili Kanun’un 43. maddesiyle “22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununun 64 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan “iki” ibaresi “dört” şeklinde değiştirilmiş ve fıkraya birinci cümlesinden sonra gelmek üzere “Cumhurbaşkanı bu süreyi iki katına kadar artırmaya yetkilidir.” ibaresi eklenmiştir.

Madde kapsamında yapılan düzenleme dışından kalan uygulama 4857 sayılı İş Kanunu ve İş Kanunu'na İlişkin Çalışma Süreleri Yönetmeliğine tabidir. Bunun yanı sıra, telafi çalışması yaptırılabilecek işçiler yönünden bir belirleme yapılmamıştır. Bu kapsamda kanunun lafzi yorumundan hareketle bu uygulamanın işin ve/veya işçinin 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında olması halinde uygulanabileceği kanaatindeyiz.

III- SONUÇ

Daha önce de belirttiğimiz üzere; İş Sözleşmeleriyle ilgili takip edilecek adımlar belirlenirken, “feshin son çare ilkesi”ne uygun şekilde hareket edilmesi gerektiği kanaatimizi bir kez daha hatırlatmak isteriz.

Yapılan kanun değişikliğiyle birlikte, işverenin dört ay içinde çalışılmayan süreler için telafi çalışması yaptırabilmesi işin devamlılığının sağlanması anlamında başvurulabilecek tedbirlerden biridir.

Forensis Hukuk Bürosu

Not: Bültenimizde yer verilen açıklamalar, ilgili mevzuat çerçevesinde konuyu genel hatlarıyla ele alır tarzda hazırlanmıştır. Size özel detaylı bilgi için bir hukuk bürosuyla bağlantıya geçmenizi tavsiye ederiz.

tanıtım filmi